Ana içeriğe atla

Evde, Fermente Saç Toniği Yapılışı



Yirmili yaşların başında düşmüştü saçlarıma ak. Öyle birdenbire falan değil adeta tel tel geldi bu aklar ve bir iki yıl içinde gözle görülür bir beyazlık oluşturdu saçlarımda. Saçlarımdaki beyazlarla mücadele ettim o zamandan bu yana, ayda bir kez saçlarımı boyayarak. Kimi zaman kendim boyadım, kimi zaman kuaförde boyattım. Yirmili yaşlarda tabi ki daha güzel görünme kaygısıyla yaptığım bu işlem, otuzların sonlarına doğru yaşlı görünmekten duyduğum korku sebebiyle devam etti. 


2020 yılının başında bir karar verdim ve neredeyse 20 yıldır boyadığım saçlarımı boyamayı bıraktım.  Bu kararı kalbimle vermiştim. Bazı konularda yapılması gerekeni bir şekilde bilirsiniz ve kalbiniz bu kararda mutmaindir. Böyle durumlarda kararınızı size yeniden sorgulatacak ve kararınızdan vaz geçmeniz için sizi zorlayacak etkenlerin farkında olarak ve tüm bu olumsuz etkileri de kabullenerek verilir bu kararlar. Zor kelimesini bu kararlarda kullanmak gerekirse, karar verme anı yalnızca işin zor denebilecek kısmıdır, tüm sorgulama süreci de bu esnada başlar ve tamamlanır. Karar verdikten sonra sorgulama klasörü zihinde kapanır ve artık uygulamaya odaklanırsınız. Peşinen kabullendiğiniz caydırıcı etkilerle süreç içerisinde karşılaştığınızda, zaten bunları baştan kabul ettiğiniz için artık bunlarla alakalı tereddüt yaşamazsınız. Bu kabulleniş hali kısa zaman içinde sürecin size getirdiği armağanları görmenizi ve konu ile alakalı keyifli alana adım atmanızı sağlar. Konfor alanınızı değiştirmektir aslında kendi alışkanlıklarımız ile ilgili aldığımız her karar. Beyin buna değip değmeyeceği konusunda tatmin olmak ister. Alışkanlığınızı değiştirdiğinizde bundan fayda sağlama konusunda kendinizi ikna edecek sağlam sebepler sunmanız gerekir beyninize. Benim çok sağlam sebeplerim vardı.

 

-İçten ve dıştan sentetik kimyasallardan arınma sürecimi saçlarımı da dahil ederek tamamlayabilecektim.

-Vaktimin değerini fark ettim. Bu işlem için ayırdığım zamandan da özgürleşebilecektim. 

-Artisan sabunlarımı saçlarımı yıkamakta da kullanabilecektim, ki beni motive eden etkenlerin belki de en güçlüsü buydu.

-Kendi doğal versiyonuma olan dönüşümümü ve sürecin sonunu gözlemleyebilecektim.

-Ve doğal halimin bana çok daha iyi hissettireceği yönündeki kuvvetli hissiyatım.

 

Malum bu kararı verdikten sonraki ilk 6 ay dip boyanız gelmiş de kendinize bakım yapmayı bırakmışsınız gibi olan görüntünüze alışmanız gerekiyor. İşte bu sıralar çevrenizden de tepkiler almaya başlıyorsunuz. Çevrenizden artık kendinize bakım yapmıyorsunuz izleniminin yansımalarını duyacaksınız. Pek çok yakınınız da saçlarınızı boyatmanız gerektiğini size söyleyecek, kimileri bu konuyu iş bile edinebilir kendisine, bunlara da hazırlıklı olun. 


Kalben verilen kararlarda, geriye dönüp bakılmaz, karar yeniden sorgulanmaz. Bu kararlar gerçek sizi ileriye taşımak adına verilmiştir. Kalbiniz mutmain olduğu için etrafınızda bir kişi dahi sizin kararınızı desteklemese ve tüm dünya size yanlış bir şey yaptığınızı söylese bile bu karar hakkında en ufak bir şüphe duymaz insan. “Kalbi karar” hem sizi konuda net yapar hem de sizi bu kararın sonuçlarına yani meyvelerini yiyeceğiniz sürece hazırlar. Kalbi kararlarda aslında tek düşünceniz konudan özgürleşmektir. Bedelini ödemeye baştan razı olduğunuz özgürleşme yolunun tadını çıkartırsınız.

 

Artık saçlarım artisan sabunlarımızla kolaylıkla yıkanıyor, her zaman yaptığım sirkeli durulamadan da çok daha iyi sonuç alıyorum.

Kısa bir süre sonra alın bölgemdeki saç diplerimden yeni saçlar çıkmaya başladığını gözlemlemek beni çok mutlu etti. Saçlarım eskisinden daha gür ve sağlıklı görünmeye başladı, hayatımda hiç hissetmediğim kadar saçlarımı güzel hissettiğim bir döneme girdim. Son 1.5 yıldır tıpkı çocukluğumdaki gibi saçlarımı çok güzel hissetmeye başladım ve bu his tüm bedenimi sardı. İki yıla yaklaştığım şu sıralar saç boyasının kalıntıları hala saçlarımın en uçlarında duruyor. Zaman zaman saç uçlarımı keserek onları uzaklaştırdım ve neredeyse sona geldik. Bu kısımlarla bu yılın sonuna doğru tamamen vedalaşmış olacağımı bilmek beni heyecanlandırıyor. 

 

Kısa bir girizgahtan sonra, gelelim Fermente Saç Toniğinin doğuş hikayesine. Her sabah saçlarımı taramadan önce saçıma sıktığım cilt toniğimiz saçlarımı kolay taramama ve beslememe yardımcı oldu evet ama bir şeyler daha gerekiyordu. Argan yağlı saç bakım yağımızla arada bir saç maskesi yapmak da güzeldi ama bunun için ayrı bir vakte ihtiyacım vardı. Benim aradığım daha çok, tıpkı Nar çekirdeği yağlı gündüz kremimiz gibi günlük bir bakım ve rutinime ekleyeceğim, her sabah ayrıca zaman ayırmadan bana yardımcı olacak bir şeydi. 

Eksik olan yağlar ve belki biraz daha hoş koku, yani uçucu yağlardan gelen letafetti.

Fermente cilt toniğinin tam yarısını başka bir şişeye boşaltıp, cilt toniği şişesinin içerisine argan yağlı bakım yağının 4/3 üne boşalttım. Ardından sandal ağacı yağı ve ylang ylang yağlarından biraz ilave ettim, güzelce çalkaladım ve işte fermente saç toniği hazırdı. 

Kullanmaya başlayalı bir ayı geçti. Her sabah saçımı taramadan önce saçlarım kuru iken kullanıyorum. Olan şu ki, meğer saçlarımın doğal dalgaları varmış. Saatlerce kuaförde vakit harcamadan, saçlarımı hem kolay tarıyor, hem nemlendirip ihtiyaç duyduğu besini almasına yardım ediyor, hem de adeta bir jöle gibi şekil veriyorum. 

Saçlarımın ipek gibi olmasını sağlayan bu pratik ve faydalı bakım toniğini yapmak yalnızca 5 dakikamı aldı. 

Kullanmak için özel bir zaman ayırmama gerek kalmadan birkaç fısla günlük rutinime kolaylıkla eklediğim fermente saç toniği bu şekilde hayatıma girdi.

Sizinle bu bilgi ve deneyimi paylaşmasam olmazdı.

O zaman hemen reçeteye geçebiliriz.

 

Malzemeler

Fermente Cilt Toniği, (Gül veya lavanta olabilir)

Argan yağlı saç besleyici (büyük boy 4/3 kullanılacak)

Sandal ağacı uçucu yağı (10-15 damla)

Ylang ylang uçucu yağı (7-10 damla)

 

 

Hazırlanışı

Malzemeleri görüp incelemeniz için, üzerlerine linklerini de ekledim. Öncelikle Fermente Cilt toniğimizin yarısını başka bir şişeye boşaltıp ayıralım. Elimizde kalan cilt toniğimizin üzerine yani orijinal tonik şişemizdeki toniğin üzerine Argan Yağlı saç bakım yağımızın 4/3 ünü boşaltalım. Bunu yapmadan önce saç bakım yağını bir güzel çalkalayın lütfen. Şimdi geldi işin koku kısmına. Aslında burada tamamen özgürsünüz. Yukarıda verdiğim uçucu yağlar ve miktar tamamen sizin zevkinize göre değiştirilebilir. İsterseniz uçucu yağları isterseniz de miktarını değiştirebilirsiniz. Bu şekilde ilk uygulamayı yapıp daha sonra zevkinize göre ilave edeceğiniz yağları da ölçüyle eklerseniz, ikinci yapışınızda neyi ne kadar eklediğinizi bilip ona göre tekrar yapabilirsiniz.

Hepsi bu kadar. Güzelce çalkalayın, karışmaması için, etiketin Fermente cilt Toniği yazan yerine cilt kelimesinin üzerini çizin ve saç yazın, günlük kişisel bakım ürünlerinizin yanına bırakın.

Saçta yağlılık hissi bırakmayan, kolay emilen, anında şekil veren, kolay taranan bu faydalı bakım toniğinin içeriğini aşağıya bırakıyorum. Ayrıntılı incelemek isteyenler için linkleri de isimlere yerleştirdim.

 

Fermente Saç toniğimizin tam içeriği;

-Organik fermente sirkemiz,

-Gül suyu ya da lavanta suyu,

-Paçuli uçucu yağı,

-Yasemin uçucu Yağı,

-Argan Yağı,

-Jojoba yağı,

-Badem yağı,

-Hindistan cevizi yağı,

-Hint yağı,

-Keten tohumu yağı,

-Avokado yağı,

-Zeytinyağı,

-Hemi-Sgulane (kuru yağ)


Kullanırken unutulmaması gerekenler;

-Saçlarınız kuru iken kullanın.

-Islak saça yalnızca Argan Yağlı Bakım Yağı kullanın. Bunu yaparken çalkaladığınız şişeden avcunuza az miktarda aldığınız bakım yağını parmaklarınızın arasına alıp saç uçlarınıza yedirerek sürün. Fazla miktarda yağ kullanmadığınızdan emin olun.

-Saçlarınıza Fermente Saç toniğini saçınızın kuruluğuna ve ihtiyacına göre her gün, gün aşırı, hafta birkaç kez ya da gereken sıklıkta kullanabilirsiniz. Bırakın saçınız bunu size söylesin, onu dinleyin. Gerekli gördüğünüz her zaman kullanmaktan çekinmeyin. Gün içerisinde birkaç kez bile kullanımda bir sakınca yoktur.

-Tamamı yenilebilir malzemeden yaptığımız bu besleyici, yenileyici ve iyileştirici toniği dilerseniz bir boşalmış bir Citronella Vücut spreyi şişesine de koyup çantanızda taşıyabilirsiniz.


İhtiyacınız olan ilgiyi kendinizden ve bedeninizden esirgemeyin. Yorumlarınızı ve deneyimlerinizi buradan ve bana ulaşabileceğiniz sosyal medya hesaplarımızdan lütfen yazın. 

Birbirimizden öğrenecek daha çok şeyimiz var, yeter ki öğrenmeye niyet edelim. Hayat öğrendikçe yenilenip güzelleşiyor.

Sevgilerimle

Ferda Uslu

Yorumlar

İlgili Diğer Yayınlar

Rafine Şekersiz Siyez Keki

Rafine şeker kullanmadan en eski un olan 10 bin yıllık unla, siyez unuyla kek yapalım mı? Rafine şeker yerine ne kullanmak lazım. Sunni tatlandırıcılar da en az şeker kadar zararlıyken geriye ne kalıyor?  Ya bal ve pekmez. Bal ısıyla temas edince toksik etki yaratıyor. Pekmezde zaten çok uzun süre kaynatılarak yapıldığı için bu etki maalesef mevcut. En iyisi soğuk sıkım pekmezler tüketmek. Aranırsa bulunuyor. Pekmezi de ısıya dayanıksız olması yüzünden kullanmıyorum pişirilecek tariflerde. Geriye şeker yerine kullanabileceğim çok fazla da seçenek kalmadı. Meyvenin kendi şekeri dışında.  Tatlandırıcı için olgun muz ve kuru dut kullandım. Hurma ya da kuru üzüm, gün kurusu kayısı da kullanılabilir. Fermente mutfağımda kullanılmayan malzemeler; Rafine tuz, Rafine şeker, Rafine endüstriyel un (organik ve tam buğday unu da olsa kullanmıyorum) Kabartma tozu, Şekerli vanilin, Kakao (yalnızca ham kakao kullanıyorum) Zeytin yağı, Hindistan cevizi yağı  ve tereyağ...

Kitap- Ferda Uslu İçindekiler

  Kitap- Ferda Uslu  Fermantasyon ile Dönüşüm Sanatı İleri dönüşüm Sanatı Fermantasyon Bu kitap, 07.07.2023 Yılında Ferda Uslu tarafından kaleme alınmıştır. Kitabın tüm hakları yazara aittir. Kitap sadece ferdauslu.net kişisel blogda djital olarak yayınlanmıştır. Bu bölümden başlayarak tamamına bu blogdan ulaşılabilir. Kitabın baskılı yayını yoktur. Kitapta anlatılan her şey yazarın kişisel yaşam deneyimine dayanmaktadır, hiçbir sağlık iddası yoktur. Djital yayın tarihi; 25.11.2024 İletişim  ferdauslu@fermentemutfagim.com fermentemutfagim.com telefon 0850 255 44 11 Giriş Ferda Uslu  Kimdir? İçindekiler 1.Bölüm   Fermantasyon Nedir?   -Bilinen En Eski Gıda Koruma Tekniği Fermantasyon -Probiyotik- Prebiyotik ve Simbiyotik Kavramları -İleri Dönüşüm Sanatı Fermantasyon   -Mikro Evrenden Makro Evrene Sonsuz Dönüşüm -Bağırsaklar, Zihin ve Ruh -Die of iyileşme Sendromu -Ağız ve Cilt Florası -Kadim Şifa Kaynağı Fermantasyon -Sonsuz İyileşme Gücü  

7/5 Fermente Temizlik 3

  Fermantasyon ile Dönüşüm Sanatı İleri Dönüşüm Sanatı Fermantasyon 7. Bölüm 5. Kısım Bokashi Fermantasyonu İlk iş olarak, organik atıkları kapalı küçük bir kovada biriktirmekle işe başlıyoruz. Mutfağa yemek yapmak ya da bir şeyler hazırlamak için her girdiğinizde, sebze meyve kabukları ve çekirdekleri, çay ve kahve telveleri, armudun sapı, üzümün çöpü, yani organik atık sınıfına giren ne varsa atmayıp, bokashi yapmak için mutfakta bir gün boyunca kapaklı bir kovada biriktirin. Bu birikintinin sulu olmaması için çöplerinizi sularından süzerek kovaya atın. Biriken atık kovasının içindekileri günde bir kez bokashi kovasına dolduracağız. Bokashi kovasının kapağını her atıkta açmıyoruz, günde yalnızca bir kez açıyor böylece hava ile temasını en aza indiriyoruz ki fermantasyon sağlıklı olarak devam edebilsin.  Bu yüzden atıkları gün boyunca ayrı bir kapta biriktirmek işin ilk adımı.   İkinci aşamada, ağzı sıkıca kapanabilen, altı musluklu ve içi süzgeçli bir kova edinin, ya da...